soylu ne demek?

İngilizce

(N.)
noble, blue blood, aristocrat, silk stocking, noble blood

İngilizce

noble; nobleman, noblewoman, noble

İngilizce

(ADJ.)
noble, of good family, well-born, well bred, aristocratic, aristocratical, gently born, born in the purple, genteel, of gentle birth, grand, high, patrician, pedigreed, princely, thoroughbred, titled, truebred, U

İngilizce

1. of a good family; noble, highborn. 2. honored; noble, patrician. –– soplu (someone) who comes from a good family, who comes from one of the leading families.

Kazakça

tekti

Kazakça

soylı

Kazakça

ataqtı

Arnavutça

fisnik, aristokratik, i fisëm

Lehçe

wzniosły

Lehçe

szczytny

Azerice

soylu

Fransızca

noble, racé/e, élevé/e, grand/e, magnanime, relevé/e, seigneurial/e

Almanca

adlig

Almanca

adlig, edel, vornehm; Aristokrat [der]

Almanca

r Adel, e Adligkeit.

Türkçe

sıfat, tarih
 
1 .    Doğuştan veya hükümdar buyruğuyla, bazı ayrıcalıklara sahip olan ve özel unvanlar taşıyan (kimse), asil:
       "Soylu kişidir, iyi bir öğrenim görmüştür, zekidir, yeteneklidir."- N. Cumalı.  
2 .    İyi tanınmış, köklü bir aileden gelen (kimse), necip, kişizade, asil:
       "İzmir'in varlıklı ve soylu ailelerinden birinin tek erkek çocuğu."- T. Buğra.  
3 .    Saygı uyandıran, yücelik taşıyan:
       "Japonların soylu ve çetin savaşçılık gururuna, bu eğiliş ağır geldi."- F. R. Atay.

Birleşik Sözler

soylu erki
soylu soplu    

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

Soylu, asil

Türkçe

Tarih Terimleri Sözlüğü

1. Soylu yönetimindeki ayrıcalıklı sınıf ve bu sınıfın üyesi. 2. Fransız devrimi sırasında soylu kişi ya da eski yönetim yanlısı. 3. Doğuşu ya da zekâ, davranış üstünlükleriyle sivrilen kimse.

Türkçe

İktisat Terimleri Sözlüğü

Soylu sınıfa mensup kişi.

Türkçe

Güncel Türkçe Sözlük

sf. 1. Doğuştan veya hükümdar buyruğuyla, bazı ayrıcalıklara sahip olan ve özel unvanlar taşıyan (kimse), asaletli, asil: “Soylu kişidir, iyi bir öğrenim görmüştür, zekidir, yeteneklidir.” -N. Cumalı. 2. İyi tanınmış, köklü bir aileden gelen (kimse), necip, kişizade, asil: “İzmirin varlıklı ve soylu ailelerinden birinin tek erkek çocuğu.” -T. Buğra. 3. Saygı uyandıran, yücelik taşıyan: “Japonların soylu ve çetin savaşçılık gururuna, bu eğiliş ağır geldi.” -F. R. Atay. 4. Soyu iyi nitelikli olan, iyi cins soydan gelen (at vb.).

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

Kullanılmamış bez.

Türkçe

Yerleşim Yeri İsimleri

Tekirdağ ili, Susuzmüsellim bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Türkçe

Yerleşim Yeri İsimleri

Mardin ili, Sürgücü bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Türkçe

Yerleşim Yeri İsimleri

Kars ili, merkez ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Türkçe

Yerleşim Yeri İsimleri

Gaziantep ili, Karkamış ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Türkçe

Yerleşim Yeri İsimleri

Diyarbakır ili, Hani ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Türkçe

Kişi Adları Sözlüğü

Cinsiyet: Erkek
İyi tanınmış, köklü bir aileden gelen kimse.

Türkçe

soylu