İngilizce » Türkçe
mahal
uygun zaman
sıra
sebep
özel durum
ortam
neden
fırsat
durum
olay
firsat; münasebet, vesile; özel olay, önemli gün; neden; uygun zaman, sira; durum, hal; gerek, lüzum, ihtiyaç, icap
i. 1. zaman: I wasn´t there on that occasion. O zaman orada değildim. 2. şatafatlı kutlama. 3. neden, sebep. 4. gerek, lüzum. f. -e yol açmak, -in sebebi olmak.
(N.)
[oc·ca·sion || ə'keɪʒn]
ortam, mahal, özel durum, durum, fırsat, neden, sebep, uygun zaman, sıra
İngilizce » İngilizce
n. opportunity; occurrence, event; incident; reason, cause, justification; need for something; necessity to do something
v. make occasion for; cause, incite; bring to pass
Fransızca » Türkçe
[la] fırsat, vesile; etken, âmil; elden düşme mal; kelepir (mal)
fırsat
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.