ernst ne demek?

İngilizce

n. male name; family name

Türkçe

{ernst} r ciddiyet; ağırbaşlılık.

Türkçe

[der] ciddiyet; ağırbaşlılık, vakar

Türkçe

m 1. ciddiyet, ciddilik 2. (Würde) agirbaslılık, ağırlık, vakar 3. (Gefährlichkeit) vahamet; ^ machen (mit) kuvveden fiile çikarmak; gerceklestirmek, sahilestirmek: Das kann doch nicht dein ~ sein! Laf mi bu?; der -^ des Lebens hayatm güclükleri; Im ^ ? Sahi mi? es im ^ meinen gercek (ciddi, sakasiz) söylemek; es nicht im ^ meinen yalandan söylemek; in vollem ~ kemali ciddiyetle; im ^ gesprochen latife bertaraf

ernst l. ciddi 2. (würdig) ağırbaşlı, vakarli, vakur; kendini bilir; temkinli 3. (gefährlich) vahim, vahametli 4. (streng) sert, siddetli; et. ~ nehmen ciddiye almak; et. nicht ^ nehmen bir isi alaya (od. sakaya) almak; et. nicht ^ meinen saka söylemek; e-e -e Angelegenheit saka götürmez bir is; wenn es ~ wird haydi deyince; e-n -en Ton anschlagen ciddiligini takinmak; Das muß man schon ^ nehmen! Laf degil! ^ bleiben ciddiliğini muhafaza etm. ~fall m: im - 1. iş ciddileştigi takdirde; iş ciddiyet kesp edince 2. mit. harp halinde -haft s. ernst. Wenn er ^ dahinter her ist, erreicht er sein Ziel. Meram etmege görsün! Meramın elinden ne kurtulur ki! -er Widerstand ciddi mukavemet -lich 1. s. ernst 2. cidden; ~ erkrankt agir surette hastalanmis; ~ böse fena halde dargin

Türkçe

(r.) (ernst)
ciddiyet; ağırbaşlılık

Türkçe

ciddi; ağırbaşlı, vakur; vahim