Nakıs ne demek?

Almanca

e Wandmalerei; e Stickerel.

Almanca

Stickerei [die]

Almanca

Wandmalerei; Stickerel

Türkçe

Osmanlıca

Noksan, eksik. Tamam olmayan. Gr: Yalnız son harfi harf-i illet olan kelime $ gibi. * Mat: Eksi. Negatif. (Bak: Kâmil

Türkçe

Osmanlıca

Bayağı, alçak. * Başını daima öne eğen adam

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

Nakıs, eksik

Türkçe

Osmanlıca

Parça parça ve dağınık olan eşyaların bir yerde veya bir çuval içinde toplanması. * Benzer, misil

Türkçe

Osmanlıca

Parça parça ve dağınık olan eşyaların bir yerde veya bir çuval içinde toplanması. * Benzer, misil.

Türkçe

Hukuk Terimleri

Eksik, eksi; negatif.

Türkçe

Osmanlıca

Bayağı, alçak. * Başını daima öne eğen adam.

Türkçe

Osmanlıca

süs, bezek.

Türkçe

Zanaat Terimleri Sözlüğü

Renkli keçe kalıbı. (*Bor -Niğde)

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

İpekböceğinin üçüncü değişim uykusu, küçük aladı.

Türkçe

Güzel Sanatlar Terimleri Sözlüğü

(Resim) 1. Osmanlılarda, resim, duvar resmi ve süsleme. 2. Bugün, kadınların yaptıkları elişleri. a. bk. bezekleme, örge.

Türkçe

Güncel Türkçe Sözlük

a. 1. Genellikle kumaş üzerine renkli iplikler veya sırma ve sim kullanarak elle, makineyle yapılan işleme, el işi, ince iş: “Kilimi kilim yapan özelliklerden biri de nakış aralarındaki boşlukların düzenidir.” -B. R. Eyuboğlu. 2. Özellikle duvar ve tavanları süslemek için yapılan resim: “Bu hatlar, bu çiniler, bu nakışlar olmasa bu abideler de olmazdı.” -O. S. Orhon. 3. müz. Beste ve semainin, dört yerine iki haneli olanı. 4. mec. Hile.

Türkçe

isim Arapça nakş
 
1 .    Genellikle kumaş üzerine renkli iplikler veya sırma ve sim kullanarak elle, makineyle yapılan işleme:
       "Kilimi kilim yapan özelliklerden biri de, nakış aralarındaki boşlukların düzenidir."- B. R. Eyuboğlu.  
2 .    Özellikle duvar ve tavanları süslemek için yapılan resim:
       "Bu hatlar, bu çiniler, bu nakışlar olmasa bu abideler de olmazdı."- O. S. Orhon.
       "Tavanı altın nakışlarla süslenmiştir."- S. Birsel.  
3 .   müzik  Beste ve semaîlerin, dört yerine iki haneli olanlarına verilen ad.  
4 .  mecaz  Hile.


   

Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

nakış işlemek

Birleşik Sözler

nakış ipliği
nakış makinesi
nakşetmek
nakşolmak
nakşolunmak      

Türkçe

Osmanlıca

noksan, eksik.

Türkçe

Osmanlıca

Ekşi şarap.

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

1. bk. nahıs, nahîs-1. 2. bk. nahıs, nahîs-2.

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

Cimri, bencil.

Türkçe

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

Ters, inatçı (kimse).

Türkçe

Güncel Türkçe Sözlük

sf. (na:kıs) 1. Eksik, tam olmayan, bitmemiş, noksan. 2. mec. Özrü, kusuru olan. 3. a. mat. Eksi. 4. zf. esk. Eksik, tam olmayan, bitmemiş, noksan biçimde: “Nakıs kalan bilgilerimizi ikmale uğraşırlar.” -H. C. Yalçın.

Türkçe

sıfat, zarf, eskimiş (na:kıs) Arapça naki¹
 
1 .    Eksik, tam olmayan, bitmemiş, noksan (biçimde):
       "Nakıs kalan bilgilerimizi ikmale uğraşırlar."- H. C. Yalçın.  
2 .  mecaz  Özrü, kusuru olan.  
3 .  isim, sıfat, matematik  Eksi.

İngilizce

1. negative (number). 2. minus, less. 3. below: nakıs üç derece three degrees below zero. 4. deficient, lacking; incomplete.

İngilizce

(N.)
embroidery, decorative designs created with ornamental needlework; something embroidered

İngilizce

-kşı 1. embroidery, needlework. 2. formerly mural; fresco. 3. formerly miniature painting, miniature. –– işlemek 1. to do embroidery, embroider. 2. /a/ to embroider. –– işleri embroideries, embroidered things.

İngilizce

(N.)
embroidery, fresco

İngilizce

embroidery

Fransızca

broderie [la]

Kazakça

äşekey

Kazakça

naqış

Kazakça

oyu

Kazakça

örnek