Türkçe  Türkçe » Fransızca  Fransızca
  • Türkçe nasıl

    Fransızca

    comme, comment, quel, de quelle manière?

  • Fransızca

    comment

Türkçe  Türkçe » Kazakça  Kazakça
  • Türkçe nasıl

    Kazakça

    qaydan

  • Kazakça

    qanday

  • Kazakça

    qalay

Türkçe  Türkçe » Arnavutça  Arnavutça
  • Türkçe nasıl

    Arnavutça

    si
    nasilsin bugün? - si ndiheni sot ?
    nasilsiniz? - si jeni?

Türkçe  Türkçe » Japonca  Japonca
  • Türkçe nasıl

    Japonca

    doo,ikaga

Türkçe  Türkçe » Lehçe  Lehçe
  • Türkçe nasıl

    Lehçe

    jak

Türkçe  Türkçe » Flemenkçe  Flemenkçe
  • Türkçe nasıl

    Flemenkçe

    hoe; wat voor; welk; wat

Türkçe  Türkçe » Azerice  Azerice
  • Türkçe nasıl

    Azerice

    necə

Türkçe  Türkçe » Türkçe  Türkçe
  • Türkçe nasıl

    Türkçe

    sıfat (na'sıl) Türkçe ne + Arapça a¹l
     
    1 .    (bir kimse, bir durum veya bir konu için) "Ne gibi, ne türlü" anlamında kullanılır.  
    2 .  zarf  Bir işin ne biçimde, hangi yolla olduğunu belirtmek için kullanılır:
           "Ben dudaklarımın ucuna gelen bir suali nasıl sorduğumu, niçin sorduğumu bilmiyorum."- S. F. Abasıyanık.  
    3 .  zarf  Bir hareketin yapılış biçimine duyulan şaşkınlığı belirtir:
           "Falih Rıfkı Atay gibi en güzel Türkçeyi yazan bir muhabirin kaleminden bu satırlar nasıl çıktı?"- O. S. Orhon.  
    4 .  zarf  İşin zorunlu olduğunu belirtir.  
    5 .  zarf  Ne kadar çok.  
    6 .  zarf  Elbette, kesinlikle.  
    7 .  zarf  "Ben sana dememiş miydim, gördün mü?" anlamında kullanılır.  
    8 .  ünlem  "Ne dediniz?" veya "iyi mi, beğendiniz mi?" anlamlarında kullanılır.


       

    Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

    nasıl ki
    nasıl olmuşsa
    nasıl olsa
    nasılsınız

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    (< Ne+Ar. asl) nasıl?

  • Türkçe

    Güncel Türkçe Sözlük


    zf. (nasıl) 1. Bir işin ne biçimde, hangi yolla olduğunu belirtmek için kullanılan bir söz: “Nasıl sevebilirse üç gönül bir tek gülü / Sen de güzelliğine kul edersin üç gönlü” -F. N. Çamlıbel. 2. Bir hareketin yapılış biçimine duyulan şaşkınlığı belirten bir söz: “Falih Rıfkı Atay gibi en güzel Türkçeyi yazan bir muhabirin kaleminden bu satırlar nasıl çıktı?” -O. S. Orhon. 3. İşin zorunlu olduğunu belirten bir söz: Bu yaptıklarından sonra ona nasıl kızmam? Okula nasıl gitmez! 4. Ne kadar çok: Seni nasıl seviyorum. 5. Elbette, kesinlikle: Bak nasıl sınıfını geçecek! 6. “Ben sana dememiş miydim, gördün mü?” anlamlarında kullanılan bir söz: Nasıl, kitap kiminmiş? 7. “Ne dediniz?” veya “iyi mi, beğendiniz mi?” anlamlarında kullanılan bir söz: Nasıl, bir daha söyler misiniz? 8. sf. Ne gibi, ne türlü.

  • Türkçe nasil

    Türkçe

    Osmanlıca


    Çenelerin altından boyun ile başın kavuştuğu yerde olan mafsal

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Nasıl// nasil olsa: her halükârda

  • Türkçe Nasil

    Türkçe

    Osmanlıca


    Kıl dökücü ilâç.

Türkçe  Türkçe » Almanca  Almanca
  • Türkçe nasıl

    Almanca

    wie

  • Almanca

    wie; welche(r), was für ein(e)

  • Almanca

    wie.

Türkçe  Türkçe » İngilizce  İngilizce
  • Türkçe nasıl

    İngilizce

    how, what sort; What did you say?, How is it?, Come again?

  • İngilizce

    (int.)
    pardon, what, huh, eh

  • İngilizce

    (ADV.)
    how, wherewith

  • İngilizce

    1. How?/How ...?: Nasılsınız? How are you? Oraya nasıl gittin? How did you go there? Kahven nasıl olsun? How do you want your coffee? (e.g. Black?/With sugar?). 2. What sort of ...?: Nasıl bir kumaş o? What sort of cloth is it? 3. how much, how: O pırlantayı nasıl istiyor, bir bilsen! If only you knew how much she wants that diamond! 4. Did I hear you aright?/Are my ears deceiving me?: “Bu sözlük hiç bitmez.” “Nasıl?” “This dictionary will never be completed.” “Did I hear you aright?” 5. Just what do you mean? (said threateningly): “Ali okula gitmeyecekmiş.” “Nasıl gitmezmiş?” “It seems Ali won´t be going to school.” “Just what do you mean by that?” 6. just as ..., so too ...: Türkçeyi nasıl öğrendiysen Arapçayı da öyle öğrenebilirsin. You´ll learn Arabic the same way you learned Turkish. –– ki just as ..., so ...: Nasıl ki ben acı çektim, sen de acı çekeceksin. Just as I suffered, so too will you. –– olsa in any case; whether you want to or not, like it or not. –– olup da ...? How on earth ...?/How could it be that ...?: Nasıl olup da bunu duymadın? How could it be that you didn´t hear about this?

Kazakça  Kazakça » Türkçe  Türkçe
  • Kazakça näsil

    Türkçe

    nesil

  • Türkçe

    kuşak

  • Türkçe

    kök

  • Türkçe

    ırk

Yukarı Çık

NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.

"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.

Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.


Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.