İngilizce » İngilizce
n. soft speaking; something spoken softly; murmuring sound; rumor, gossip; trace, hint
v. speak softly; rustle; gossip; spread a rumor; scheme secretly
İngilizce » Türkçe
(N.)
[whis·per || 'hwɪspə(r) /'w-]
fısıltı, söylenti, ima, hışırtı
(V.)
[whis·per || 'hwɪspə(r) /'w-]
fısıldamak, hışırdamak, kulağına söylemek, dedikodu yapmak
f. fısıldamak; fısıldaşmak: She whispered to him that she was going to resign. Ona istifa edeceğini fısıldadı. What are you whispering about? Ne hakkında fısıldaşıyorsunuz? i. fısıltı.
fisilti; dedikodu; fisildasmak, fisilti ile konusmak; fisildamak
v.fısılda:n.söylenti
dedikodu yapmak
fısıldamak
fısıltı
hışırdamak
kulağına söylemek
söylenti
ima
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.