uç ne demek? uç nedir? uç anlamı - nedemek.org

Türkçe  Türkçe » Türkçe Türkçe
    • Türkçe

      Türkçe

      isim
       
      1 .    Genellikle uzun bir nesnenin incelerek biten son ve sivri noktası:
             "Bu resmin iki gözü bir makasın ucu ile oyulmuştu."- A. Gündüz.
             "Çakınızın ucuyla şu maddeden bir parça koyarsınız."- S. F. Abasıyanık.  
      2 .    Uzun bir şeyin baş veya son noktası.  
      3 .    Bir şeyin kenarı:
             "Kırk kişilik bir masanın bir ucunda, üç kişiyiz."- R. H. Karay.  
      4 .    Bir uzaklığın son noktası:
             "İstikbal bu yolun ucundan bir güneş gibi doğuyor."- F. R. Atay.  
      5 .    Bir şeyin başı, tepesi:
             "Ayaklarının ucuna basarak beşiğin yanına geldi."- H. E. Adıvar.  
      6 .  eskimiş  Sebep.  
      7 .   tarih  Türk devletlerinde genel olarak sınır boylarındaki eyalet ve sancaklara verilen ad.


         

      Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

      ucu bucağı olmamak (veya görünmemek)
      ucu (herhangi birine) dokunmak
      ucunda bir şey olmak
      ucunda (cezalandırıcı bir şey) bulunmak
      (bir işin, şeyin) ucundan tutmak
      ucunu bulmak
      (bir işin) ucunu kaçırmak
      ucu ortası belli olmamak
      uç uca gelmek
      uç vermek

      Birleşik Sözler

      uç beyi
      uç beyliği
      uç uca
      uçuç böceği
      uçtan uca
      ucu ucuna
      artı uç
      aşırı uç
      eksi uç
      ileri uç
      orta uç
      tokmak ucunda

    • Türkçe

      Bilişim Terimleri Sözlüğü


      Bir veri iletişim ortamında veri giriş-çıkışını sağlayan donanım birimi ya da donanım birimleri topluluğu.

    • Türkçe

      Divanü Lügatit-Türk


      Türklerin kalem yaptıkları bir ağaç

    • Türkçe

      Divanü Lügatit-Türk


      bir nesnenin tükenmesi, bitmesi; uç, kenar

    • Türkçe

      Divanü Lügatit-Türk


      (Oğuz) bir nesnenin tükenmesi, bitmesi

    • Türkçe

      Güncel Türkçe Sözlük


      a. 1. Genellikle uzun bir nesnenin incelerek biten son ve sivri noktası: ?Bu resmin iki gözü bir makasın ucu ile oyulmuştu.? -A. Gündüz. 2. Bir şeyin baş veya son noktası. 3. Bir şeyin kenarı: ?Kırk kişilik bir masanın bir ucunda, üç kişiyiz.? -R. H. Karay. 4. Dış kenar, periferi. 5. Bir uzaklığın son noktası: ?İstikbal bu yolun ucundan bir güneş gibi doğuyor.? -F. R. Atay. 6. Bir şeyin başı, tepesi. 7. Kurşun kalemlerde yazmayı sağlayan kömürden yapılan madde. 8. sf. Bir şeye gereğinden çok fazla bağlanan, önem veren, ekstrem. 9. tar. Türk devletlerinde genellikle sınır boylarındaki eyalet ve sancak.

    • Türkçe

      Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu


      son (matematik)

    • Türkçe

      Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü


      Sinema/TV. 1. Bir elektrik bağlantısının yapıldığı nokta. 2. Akımın bir aygıta giriş ve çıkış noktası.

    • Türkçe

      Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü


      Sinema/TV. 1. Önde bir cismin ya da bir kişinin yalnız bir parçasının göründüğü çekim. 2. Açı - karşı açı yapılırken kişilerden birinin ya da her birinin omzundan sırayla öbürünün görünmesi.

    • Türkçe

      Tarama Sözlüğü


      1. Son, nihayet, netice. 2. Kenar. 3. Hudut, serhat, sınır. 4. Sebep, vesile.

    • Türkçe

      Tarih Terimleri Sözlüğü


      Türk devletlerinde genel olarak sınır ya da sınır boylarındaki eyalet ve sancaklara verilen ad.

    • Türkçe

      Tıp Terimleri Kılavuzu


    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Amaç

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      1. Issız, uzak yer. 2. Kıyı. 3. Sınır.

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Sonuç: Ucunda ölüm yok ya!

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Avuç.

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Üç

    • Türkçe

      Zanaat Terimleri Sözlüğü


      Budaklarından temizlenmiş kesik ağaç (Yenikent *Aksaray -Isparta)

    • Türkçe

      uc

      Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Amaç: Herkes kâr ucunda.

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Sicim, ip, tel parçası.

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Dal: Meşeden biraz uç yığdım.

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Üç, bk.ûç

    • Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      ( < ET ûç) uç// uç beş: bir miktar

    • Türkçe

      Türkçe

      Kişi Adları Sözlüğü


      Cinsiyet: Erkek
      1. Son, nihayet. 2. Kıyı, kenar. 3. Sınır, hudut. 4. Neden, sebep.

    • Türkçe

      Teknik Terimler - Elektroteknik


    • Türkçe

      üc

      Türkçe

      Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


      Üç (bk. üç, üj, üş)

    • Türkçe

      üç

      Türkçe

      Divanü Lügatit-Türk


      sayıda üç

    • Türkçe

      Güncel Türkçe Sözlük


      a. 1. İkiden sonra gelen sayının adı. 2. Bu sayıyı gösteren 3 ve III rakamlarının adı. 3. sf. İkiden bir artık.

Türkçe  Türkçe » İngilizce İngilizce
    • Türkçe

      İngilizce

      1. end, extremity; tip. 2. point (of a sharply pointed instrument). 3. hist. march, borderland. ––unda bir şey var. colloq. /ın/ There´s something behind (a matter)./There´s something secret at the bottom of (a matter). ––u bucağı olmamak (for a place) to be vastly wide, be boundless. ––unu bulmak /ın/ 1. to bring (something) to a conclusion. 2. to find a way to solve (a problem). ––u dokunmak /a/ (for something) to affect (someone) adversely, bring (someone) harm, cause (someone) damage. ––unu kaçırmak /ın/ to allow (a situation) to get out of control. ––unda (bir şey) olmak (for something) to be at the bottom of (a matter). ––u ortası belli olmamak (for something) to be so complicated or chaotic that one doesn´t know how to start setting it to rights. –– uca end to end. ––u ucuna just barely; with only a very little bit to spare; with hardly a minute to spare. –– vermek 1. (for a boil, pimple, etc.) to come to a head, head. 2. to sprout. 3. to appear, become apparent.

    • İngilizce

      (ADJ.)
      peak, terminal

    • İngilizce

      (N.)
      tip, point, extremity, end, the extreme, apex, bit, cusp, pole, tab, tail, terminal, toe, top

    • İngilizce

      tip; point; extremity, end; pen-nib; reason

    • Türkçe

      üç

      İngilizce

      -çü three. –– adım (atlama) sports hop, step, and jump. –– aşağı beş yukarı roughly, approximately. –– aşağı beş yukarı anlaşmak (for a buyer and a seller) to agree on a price (after bargaining). –– aşağı beş yukarı dolaşmak to pace or wander back and forth, pace or wander up and down. Ü–– Aylar Islam the months of Rajab, Sha´ban, and Ramazan. –– beş three or four, a few. ––e beşe bakmamak not to haggle over trifling sums (while bargaining). –– buçuk atmak slang to be afraid that something will go wrong, have kittens. –– direkli yelkenli three-masted sailing vessel, three-master. –– günlük seyisliği var, kırk yıllık at boku eşeler. colloq. He´s only been here a short while, yet he´s already poking his nose into matters that are over his head. –– otuzluk/otuzunda very old, aged, ancient (person). –– şeritli yol three-lane highway or road.

    • İngilizce

      (N.)
      three

    • İngilizce

      three

Türkçe  Türkçe » Almanca Almanca
    • Türkçe

      Almanca

      Ende n; Spitze f

    • Almanca

      e Spitze, s Ende.

    • Almanca

      Spitze [die]; Ende [das]; Rand [der]; Krone [die]

    • Almanca

      Spitze, Ende

    • Türkçe

      üç

      Almanca

      drei

    • Almanca

      drei; e Drei.

    • Almanca

      drei; Drei

Türkçe  Türkçe » Fransızca Fransızca
    • Türkçe

      Fransızca

      avancé/e, terminal/e

    • Fransızca

      bout, point, pointe

    • Türkçe

      üç

      Fransızca

      trois

Türkçe  Türkçe » Azerice Azerice
    • Türkçe

      Azerice

      uc

Türkçe  Türkçe » Lehçe Lehçe
    • Türkçe

      Lehçe

      koniec

    • Lehçe

      końcówka

    • Lehçe

      kres

    • Türkçe

      üç

      Lehçe

      troje

    • Lehçe

      trójka

    • Lehçe

      trzej

    • Lehçe

      trzy

Türkçe  Türkçe » Yunanca Yunanca
    • Türkçe

      üç

      Yunanca

      τρία

Türkçe  Türkçe » Arnavutça Arnavutça
    • Türkçe

      Arnavutça

      1. ekstrem
      2. majë

    • Türkçe

      üç

      Arnavutça

      tre

Türkçe  Türkçe » Kazakça Kazakça
    • Türkçe

      Kazakça

      şet

    • Kazakça

Azerice  Azerice » Türkçe Türkçe
    • Azerice

      uc

      Türkçe

Yukarı Çık

NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.

"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.

Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.


Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.