Türkçe
tamTürkçe
sıfat Arapça tamm
1 . Eksiksiz, kesintisiz:
"Tam iki saat yalandan tamirle uğraştım."- A. Gündüz.
2 . Bütün, tüm.
3 . mecaz Gerçek, ehliyetli, yetkin, kusursuz:
"Reşit Galip tam bir idealist gibi öldü."- O. S. Orhon.
4 . zarf (zaman ve yer için) Anlamı kesinleştirir:
"Bohçasını aldı, tam çıkacaktı..."- Ö. Seyfettin.
5 . zarf Uygun olarak, tıpkı, aynı.
6 . zarf Sırasında, anında:
"Tam mağazaya gireceğim zaman arkamdan bir ses geldi."- Ö. Seyfettin.
"Tam bu sırada bir helikopter geçti üzerimizden."- H. Taner.
7 . argo söz Amerikan doları.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
tam adamına çatmakBirleşik Sözler
tam açıTürkçe
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
Türkçe
Bilgisayar Terimleri Karşılıklar Kılavuzu
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Tarama Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
tamİngilizce
1. whole, full; complete, perfect: tam ekmek a whole loaf of bread. tam maaş full salary. tam iki kilo a full two kilos. tam yetki full authority/full power. tam istihdam full employment. tam üye full member. tam pansiyon full pension/full room and board. tam bir Fransız a Frenchman through and through. tam bir ziyafet a real banquet. tam bir rezalet an out-and-out disgrace. 2. exactly; right; immediately; precisely; just: Orada tam yedi yıl çalıştı. He worked there for exactly seven years. Tam zamanında geldin. You´ve come right on time. Tam karşımda oturuyordu. She was sitting immediately opposite me. şimdi tam sırası! Now´s just the right time! Tam istediğiniz gibi yaptım. I did it just as you wanted me to. 3. fully, completely: tam teşekküllü bir hastane a fully equipped hospital. Görevini tam yapmanı istiyorum. I want you to carry out your duty to the full. –– açı geom. perigon. –– adamını bulmak to choose just the right person for the job. –– adamına düşmek for either the best or the worst person possible to fall to one´s lot. –– bölen math. factor. –– çiçek bot. perfect flower, monoclinous flower. –– gelmek (for something) to be a perfect fit. –– gölge astr. umbra. –– maaşla tekaüt jocular (someone) who´s got it easy (because he has a well-paid sinecure). ––/––ı tamına completely; in full. –– teçhizat 1. mil. all the gear ordinarily issued to a soldier. 2. all the equipment needed to do a job. –– teçhizat gelmek to come bringing all the necessary gear; to come fully equipped. –– tertip thoroughly. –– tutulma astr. total eclipse. –– üstüne basmak 1. to hit the nail right on the head. 2. to find just what one has been looking for. –– vaktinde/zamanında 1. right on time, right on the dot. 2. at just the right moment. –– yol/yolla at full speed, at top speed, as fast as it/he/she can go.
İngilizce
(ADJ.)
complete, full, whole, entire, just, exact, precise, perfect, integral, absolute, accurate, true, trueborn, very, accomplished, all out, blank, clear, consummate, correct, dead, downright, engrained, even, factual
İngilizce
(ADV.)
exactly, fully, right, precisely, very, the very, at the time, just, bang, bang on, according to Cocker, desperately, due, even, out and out, plunk, prompt, rightdown, sharp, slap bang, slick, stark, straight, to a T
İngilizce
(Pref.)
holo
İngilizce
complete, entire, whole; exact, precise, perfect; prompt, sharp; just, very; completely, exactly, precisely, bang
Türkçe
tamAlmanca
ganz; genau; komplett; präsize; voll; völlig; vollständig
Almanca
ganz, voll; genau, gerade.
Almanca
voll, ganz, genau, durchschlagend, eben, exakt, gerade, komplett, lückenlos, präzis, pur, restlos, vollständig, völlig
Almanca
ganz, voll; genau, gerade
Türkçe
tamFransızca
complet/ète, entier/ière, total/e, sonné/e, (saat) sonnant/e, accompli/e, adéquat/te, exact/e, parfait/e
Fransızca
complet, juste
Türkçe
tamAzerice
tam
Türkçe
tamLehçe
akurat
Lehçe
całkowity
Lehçe
celny
Lehçe
dokładny
Lehçe
doskonały
Lehçe
kompletny
Lehçe
pełnia
Lehçe
pełny
Lehçe
słuszny
Lehçe
sprawiedliwy
Lehçe
ścisły
Lehçe
trafny
Lehçe
właśnie
Lehçe
zupełny
Türkçe
tamJaponca
choodo
Türkçe
tamKazakça
bütin
Kazakça
däl
Kazakça
nağız
Kazakça
naq
Kazakça
naqtı
Kazakça
şaq
Kazakça
tap
Kazakça
tolıq
Kazakça
tügel
İngilizce
tamTürkçe
iskoç beresi
Azerice
tamTürkçe
tam
Kazakça
tamTürkçe
çatı
Türkçe
dam
Türkçe
ev
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.