Türkçe  Türkçe » Lehçe  Lehçe
  • Türkçe piç

    Lehçe

    bękart

  • Lehçe

    mieszany

  • Lehçe

    nieślubny

Türkçe  Türkçe » İngilizce  İngilizce
  • Türkçe piç

    İngilizce

    bastard; brat; offshoot, sucker

  • İngilizce

    (N.)
    bastard, illegitimate child, natural child, bastard slip

  • İngilizce

    -çi 1. bastard (illegitimate child). 2. brat, bratty child. 3. bastard, debased, or inferior version (of something). 4. sucker, basal shoot (of a plant). –– etmek /ı/ to ruin (something that´s going well), ball (something) up, Brit. make a balls-up of (something). –– kurusu vulg. brat, bratty child (sometimes used affectionately). –– olmak 1. to be spoiled, be balled up. 2. to be done for nothing, be wasted. 3. (for food) to spoil or lose its flavor.

  • İngilizce

    (ADJ.)
    bastard, illegitimate, baseborn, misbegotten, spurious

Türkçe  Türkçe » Almanca  Almanca
  • Türkçe piç

    Almanca

    du Schlingel!.

  • Almanca

    außerehelich

  • Almanca

    Basstard

Türkçe  Türkçe » Fransızca  Fransızca
  • Türkçe piç

    Fransızca

    bâtard/e [le][la], enfant naturel

  • Fransızca

    bâtard

Türkçe  Türkçe » Azerice  Azerice
  • Türkçe piç

    Azerice

    piç

Türkçe  Türkçe » Flemenkçe  Flemenkçe
  • Türkçe piç

    Flemenkçe

    buitenechtelijk kind

Türkçe  Türkçe » Arnavutça  Arnavutça
  • Türkçe piç

    Arnavutça

    kopil

Türkçe  Türkçe » Kazakça  Kazakça
  • Türkçe piç

    Kazakça

    azğın

Türkçe  Türkçe » Türkçe  Türkçe
  • Türkçe piç

    Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Fırın : Piçten taze ekmek aldım.

  • Türkçe

    isim Farsça piç
     
    1 .    Anası ile babası arasında evlilik bağı olmadan dünyaya gelen çocuk.  
    2 .  mecaz  Terbiyesiz, arsız çocuk:
           "Şimdi bir karış piçler bile zavallıya -Ulan, hödük, bana baksana- diye hitap ediyorlar."- Ö. Seyfettin.  
    3 .  sıfat  Her şeyin küçüğü, aslına benzemeyeni.  
    4 .   botanik  Bir ana bitkinin çevresinde yeniden beliren sürgün ve filizler.


       

    Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

    (bir işi) piç etmek
    piç olmak  

    Birleşik Sözler

    piç kurusu      

  • Türkçe

    Güncel Türkçe Sözlük


    a. 1. Anası ile babası arasında evlilik bağı olmadan dünyaya gelen çocuk, haramzade, veledizina. 2. Babası belli olmayan çocuk. 3. Her şeyin küçüğü, büyüğü ile aynı nitelikte olmayan. 4. kaba Terbiyesiz, arsız çocuk: “Şimdi bir karış piçler bile zavallıya -Ulan, hödük, bana baksana- diye hitap ediyorlar.” -Ö. Seyfettin. 5. kaba Kalleş, kurnaz, kötü niyetli kimse. 6. bit. b. Bir bitkinin çevresinde yeniden beliren sürgün ve filiz.

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Tırnak diplerinden kalkan et parçaları, şeytantırnağı.

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    < Far. pîç: Anası ile babası arasında evlilik bağı olmadan doğan çocuk. 2. Ağacın kökünden biten sürgün, filiz

  • Türkçe

    Zanaat Terimleri Sözlüğü


    Kaputtan yapılan iç gömleğinin belden aşağı kısmını genişletmek amacıyla eklenen parça. (Yenikent *Aksaray -Niğde)

  • Türkçe

    Osmanlıca


    f. Büklüm, kıvrım, dolaşık. * Nesebi gayr-ı sahih olan, gayr-ı meşru münâsebetten doğan çocuk. * Aslına benzemiyen. * Ağacın kökünden biten sürgün. Aşılanmamış ağaç. * Sarmaşık. * Vida

  • Türkçe PIC

    Türkçe

    Ekonometri Terimleri Karşılıklar Sözlüğü


  • Türkçe pıç

    Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Fırın.

  • Türkçe pic

    Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Babası belli olmayan çocuk.

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    < Far. pîç: Ağzı kıvrılmış, bükülmüş yük, denk; dolaşık, deste

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Piç

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    1. Piç. 2. Sürgün, filiz

  • Türkçe Piç

    Türkçe

    Hukuk Terimleri


    Gayrımeşru çocuk.

  • Türkçe

    Osmanlıca


    f. Büklüm, kıvrım, dolaşık. * Nesebi gayr-ı sahih olan, gayr-ı meşru münâsebetten doğan çocuk. * Aslına benzemiyen. * Ağacın kökünden biten sürgün. Aşılanmamış ağaç. * Sarmaşık. * Vida.

İngilizce  İngilizce » İngilizce  İngilizce
  • İngilizce pic

    İngilizce

    n. film, movie (Slang); photograph (Informal); extension for a graphic file (Computers)

İngilizce  İngilizce » Türkçe  Türkçe
  • İngilizce pic

    Türkçe

    resim

Azerice  Azerice » Türkçe  Türkçe
  • Azerice piç

    Türkçe

    piç

Fransızca  Fransızca » Türkçe  Türkçe
  • Fransızca pic

    Türkçe

    [le] sivri kazma, külünk; sivri dağ, tepe; ağaçkakan

Yukarı Çık

NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.

"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.

Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.


Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.