Türkçe  Türkçe » Azerice  Azerice
  • Türkçe kül

    Azerice

    kül

Türkçe  Türkçe » Almanca  Almanca
  • Türkçe kul

    Almanca

    r Knecht, r Diener, r Sklave; e Dienerin, e Sklavin; r Mensch.

  • Almanca

    Sklave [der]

  • Almanca

    Knecht, Diener, Sklave; Dienerin, Sklavin; Mensch

  • Türkçe kül

    Almanca

    e Asche.

  • Almanca

    Asche [die]

  • Almanca

    Asche

  • Almanca

    Asche f

Türkçe  Türkçe » Fransızca  Fransızca
  • Türkçe kul

    Fransızca

    esclave [le][la]

  • Fransızca

    esclave

  • Türkçe kül

    Fransızca

    cendre [la]

  • Fransızca

    cendres

Türkçe  Türkçe » Lehçe  Lehçe
  • Türkçe kül

    Lehçe

    popiół

Türkçe  Türkçe » Arnavutça  Arnavutça
  • Türkçe kül

    Arnavutça

    hi

Türkçe  Türkçe » Kazakça  Kazakça
  • Türkçe kul

    Kazakça

    Alla qulı

  • Kazakça

    malay

  • Kazakça

    pende

  • Kazakça

    qul

  • Türkçe kül

    Kazakça

    kül

Türkçe  Türkçe » Türkçe  Türkçe
  • Türkçe kül

    Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    < ET kül: kül. || kül töken: karım; eşim; hanımım || kündeki külli çöreyh: alışılmış olan şey

  • Türkçe

    Divanü Lügatit-Türk


    kül

  • Türkçe

    Güncel Türkçe Sözlük


    (I) a. Yanan şeylerden artakalan toz madde: ?Ocağın külleri üstünde duran tenceredeki fasulyeyi bitirdiler.? -M. Ş. Esendal.

  • Türkçe

    Güncel Türkçe Sözlük


    (II) a. esk. Bütün, tüm: ?Bir asırdan beri şiirimizi bir kül olarak göz önüne getirince bu misal canlanmaz mı?? -Y. K. Beyatlı.

  • Türkçe

    Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu


    (jeoloji)

  • Türkçe

    Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü


    Organik maddelerin tamamen yanması sonucu artakalan inorganik kısım.

  • Türkçe kul

    Türkçe

    Güncel Türkçe Sözlük


    a. 1. Tanrıya göre insan, abd: Kul ile Tanrının arasına girilmez. 2. tar. Köle: “Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı. Ve beyler yalnız kendi kullarını değil, kullarının evladını da satabilirlerdi.” -H. E. Adıvar. 3. tar. Karavaş.

  • Türkçe

    Tarih Terimleri Sözlüğü


    1. Yeniçeri; Enderundan yetişen bütün devlet büyükleri ve altıbölük süvarileri. 2. bk. köle, karavaş.

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Ayakyolu, hela.

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Kul, köle

  • Türkçe

    Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü


    Kül

  • Türkçe

    isim
     
    1 .    Tanrı'ya göre insan.  
    2 .    Yabancı ülkelerden tutsak olarak getirilen ve alınıp satılabilen köle veya karavaş:
           "Kendisi kabilenin beyinin kullarından birinin kızıydı. Ve beyler yalnız kendi kullarını değil, kullarının evlâdını da satabilirlerdi."- H. E. Adıvar.


       

    Atasözü, deyim ve birleşik fiiller

    kula kul olmak
    (birine) kul köle (veya kul kurban) olmak
    (bir şeye) kul olmak
    kul sıkışmayınca (veya daralmayınca, bunalmayınca) Hızır yetişmez
    kulunuz  

    Birleşik Sözler

    kul cinsi
    kul hakkı
    kul kâhyası
    kul kethüdası
    kul oğlanı
    kuloğlu
    kul taksimi
    kul yapısı

  • Türkçe

    Osmanlıca


    insan.

  • Türkçe

    Osmanlıca


    De, söyle, bildir (meâlinde emirdir)("Kul" kelimesi Kur'anın çok yerlerinde mezkûr veya mukadderdir. "Kul" emri risalet ve nübüvvete işarettir. İ.İ.)Türkçede "Kul", emir dinleyen hizmetkâr, Allah'ın mahlûku

  • Türkçe Kul

    Türkçe

    Osmanlıca


    "De, söyle, bildir (meâlinde emirdir)(""Kul"" kelimesi Kur'anın çok yerlerinde mezkûr veya mukadderdir. ""Kul"" emri risalet ve nübüvvete işarettir. İ.İ.)Türkçede ""Kul"", emir dinleyen hizmetkâr, Allah'ın ma

Türkçe  Türkçe » İngilizce  İngilizce
  • Türkçe kul

    İngilizce

    1. slave. 2. mortal, human being, man (in relation to God). –– köle/kurban olmak /a/ to serve (someone) with utter faithfulness and obedience. –– kusursuz/hatasız olmaz. proverb Nobody´s perfect./To err is human. –– sıkılmayınca/bunalmayınca Hızır yetişmez. proverb It´s only when a man´s problems become serious that he finds (or is granted) a solution to them. –– taksimi equal division and distribution. –– yapısı man-made.

  • İngilizce

    (N.)
    creature, slave, servant, Helot, vassal

  • İngilizce

    slave; man, servant

  • Türkçe kül

    İngilizce

    ash. –– etmek /ı/ to destroy (something, everything someone owns). –– gibi ashen (face). ––ünü (göğe) savurmak /ın/ to destroy (something) so that no trace of it is left. –– kesilmek (for someone´s face) to blanch, go ashen. –– olmak 1. to become ashes, be reduced to ashes. 2. to be utterly ruined, lose all that one owns. 3. to be worn out from grieving. –– pidesi a thin, flat bread baked in hot ashes. –– yakısı blister made of hot ashes. –– yutmak slang to be duped, get taken for a ride.

  • İngilizce

    (N.)
    ash, ashes, cinder, cinders

  • İngilizce

    ash, cinders

Azerice  Azerice » Türkçe  Türkçe
  • Azerice kül

    Türkçe

    kül

Kazakça  Kazakça » Türkçe  Türkçe
  • Kazakça kül

    Türkçe

    kül

Yukarı Çık

NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.

"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.

Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.


Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.