Türkçe
elTürkçe
Biyoloji Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Jimnastik Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Tıp Terimleri Kılavuzu
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Zanaat Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Zanaat Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Zooloji Terimleri Sözlüğü
Türkçe
élTürkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
elİngilizce
1. stranger, alien. 2. people; tribe. 3. country. –– adamı stranger. –– ağzı ile çorba içmek to adopt the views of another as one´s own. ––in ağzı torba değil ki büzesin. proverb You can´t stop people from talking. –– elden üstündür (ta arşa kadar). proverb Everyone has his superior. –– eliyle yılan tutmak to have another person do the dangerous job. ––le gelen düğün bayram. proverb We are all in the same boat. –– gün people, others. ––e güne karşı 1. in front of everybody; in the eyes of everybody. 2. in order to save face. ––e güne rezil olmak to be embarrassed in the presence of others. –– kapısı 1. place where one works for another to earn one´s living. 2. the house of the bride´s in-laws.
İngilizce
(ADJ.)
carry on, hand, hand operated, hand held
İngilizce
(N.)
hand, fist, flapper, one shot, other person, fin
İngilizce
stranger; people; country
Türkçe
elAlmanca
Hand f
Almanca
Hand [die], Patsche [die]; (hayvanda) Pfote [die]
Almanca
1. Hand; Patsche; Stich 2. Fremde; Volk; Land
Türkçe
elFransızca
main [la]; (oyunda) jeu [le]; autrui
Fransızca
main
Türkçe
elAzerice
əl
Türkçe
elFlemenkçe
hand; vreemd mensen
Türkçe
elLehçe
dłoń
Lehçe
ręczny
Lehçe
ręka
Türkçe
elYunanca
(το) χέρι
Türkçe
elJaponca
te
Türkçe
elArnavutça
dorë
Türkçe
elKazakça
el
Kazakça
meken
Kazakça
ölke
Kazakça
qol
İngilizce
elİngilizce
n. train that runs on elevated tracks
İngilizce
elTürkçe
(N.) el (elevated railroad)
yol üzerindeki köprüden geçen demiryolu
Azerice
elTürkçe
il
İspanyolca
elTürkçe
masculino belirli tanım edatı
İspanyolca
élTürkçe
(masculino üçüncü tekil şahıs) o
Kazakça
elTürkçe
diyar
Türkçe
el
Türkçe
halk
Türkçe
il
Türkçe
memleket
Türkçe
ülke
Türkçe
yurt
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.