Türkçe
açTürkçe
sıfat
1 . Yemek yeme ihtiyacı olan veya yemesi gereken, tok karşıtı:
"Aç ne yemez, tok ne demez."- Divanü Lügati't - Türk.
2 . Yiyecek bulamayan:
"Ben hem öksüzüm, hem yetimim, hem de tam 23 saattir açım."- Y. K. Karaosmanoğlu.
3 . mecaz Gözü doymaz, haris.
4 . mecaz Çok istekli, çok hevesli.
5 . zarf Karnı doymamış olarak:
"Ben aç yattım mı kötü kötü rüyalar görürüm nedense."- O. Kemal.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
acından ölmekBirleşik Sözler
aç acınaTürkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
AcTürkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Osmanlıca
Türkçe
acTürkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Osmanlıca
Türkçe
AÇTürkçe
Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
Türkçe
açİngilizce
-çı 1. hungry. 2. greedy, covetous, insatiable. 3. hungry person. 4. hunger. –– açına on an empty stomach. –– açık hungry and homeless. –– açık kalmak to be hungry and homeless, be utterly destitute. –– ayı oynamaz. proverb If you want a man to work well, feed him first. –– bırakmak /ı/ to starve (a person), let (him) go hungry. –– biilaç/çıplak altogether destitute. –– doyurmak to feed the poor. –– durmak to be without food. –– kalmak 1. to be left hungry. 2. to be poor. –– karnına on an empty stomach, while hungry. –– kurt gibi hungry as a wolf. –– kurt gibi saldırmak /a/ to attack (a meal) like a ravenous wolf; to seize voraciously. acından ölmek 1. to starve to death. 2. to be dying of hunger. 3. to be very poor. –– susuz without food or water. –– susuz kalmak to be poverty-stricken, be destitute.
İngilizce
(ADJ.)
hungry, needing to eat, ravenous, famished, covetous; greedy, esurient, greedy for, hollow
İngilizce
hungry, empty, peckish; greedy, covetous haris
Türkçe
açAlmanca
hungrig
Almanca
hungrig; gierig, unersättlich.
Almanca
hungrig; gierig, unersättlich
Türkçe
açFransızca
affamé/e
Fransızca
affamé, glouton
Türkçe
açAzerice
aç
Türkçe
açFlemenkçe
hongerig
Türkçe
açLehçe
głodny
Türkçe
açArnavutça
1. uritur
aç olmak - kam uri
2. i pangrënë
Türkçe
açKazakça
aş
İngilizce
ACİngilizce
before Christ (Latin)!AC (ante Christum)
İngilizce
organized division of soldiersAC (Army Corps)
İngilizce
regulation of air humidity and temperature (i.e. in a building)AC (air conditioning)
İngilizce
Acİngilizce
n. radioactive metallic element (Chemistry)
İngilizce
ACTürkçe
kıs. alternating current. i. dalgalı akım.
Türkçe
Bilgisayar/Elektronik Terimleri
İngilizce
acTürkçe
aktinyum asetat,alternatif akım
Türkçe
aktinyum asetat
Türkçe
Biyoloji Terimleri
İngilizce
AcTürkçe
Mühendislik Terimleri
Azerice
açTürkçe
aç
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.