Türkçe
BarTürkçe
Hukuk Terimleri
Türkçe
barTürkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Divanü Lügatit-Türk
Türkçe
Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Güncel Türkçe Sözlük
Türkçe
Kimya Terimleri Sözlüğü (II)
Türkçe
Orta Öğretim Terimleri Kılavuzu
Türkçe
Tarama Sözlüğü
Türkçe
Tiyatro Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Tiyatro Terimleri Sözlüğü
Türkçe
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Zanaat Terimleri Sözlüğü
Türkçe
bârTürkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
Türkçe
Osmanlıca
Türkçe
Osmanlıca
Türkçe
BârTürkçe
Osmanlıca
Türkçe
barİngilizce
virgule, slash, stroke.
İngilizce
(N.)
bar, pub, cafe, alehouse, tavern, dram shop, gin mill, grogshop, public house, saloon, shebang, tap, taproom, public, shebeen
İngilizce
bar, saloon
Türkçe
barAlmanca
e Bar, e Trinkstube, r Schanktisch.
Almanca
Ausschank [der], Bar [die], Belag [der]
Almanca
Bar, Trinkstube, Schanktisch
Türkçe
barFransızca
bar [le]
Türkçe
barFlemenkçe
bar
Türkçe
barJaponca
baa
Türkçe
barArnavutça
bar
Türkçe
barKazakça
bar
İngilizce
barİngilizce
n. rod; latch, bolt; partition; barrier; pub, tavern; counter; restriction; examination to enter the organization which authorizes lawyers and oversees the law profession; lawyers collectively
İngilizce
v. lock, barricade
İngilizce
prep. with the exception of
İngilizce
barTürkçe
(N.)
[bɑː]
demir çubuk, parmaklık; avukatlar, avukatlık; sürgü, bariyer, engel; kalıp; ışın, bar, meyhane, baro; yargı, levrek, çizgi
Türkçe
(Prep.)
[bɑː]
hariç, den başka, saymazsak
Türkçe
(V.)
[bɑː]
sürgülemek, hapsetmek, parmaklıkla çevirmek, parmaklık takmak; önünü kesmek, engellemek, menetmek, yasaklamak; katmamak, saymamak, hoşlanmamak; çizgi yapmak
Türkçe
i. 1. çubuk, sırık. 2. engel. 3. bar (içki içilen yer). 4. huk. baro. 5. su içindeki kum seti. 6. müz. ölçü çizgisi. f. (--red, --ring) 1. sürgülemek. 2. engel olmak. 3. sokmamak, almamak. edat -den başka, hariç.
Türkçe
demir ya da tahta parmaklik; engel, bariyer; sirik, çubuk; kalip, parça; ince isik demeti; üniformalarda rütbe belirten metal çubuklar; bar, parmakliklarla örtmek, kapatmak; hapsetmek, kapatmak ya da disarida birakmak; engellemek, kisitlamak; izin vermeme
Türkçe
bar,çubuk
Türkçe
bar
Türkçe
Bilgisayar/Elektronik Terimleri
Türkçe
baro
Türkçe
bariyer
Türkçe
çizgi
Türkçe
demir çubuk
Türkçe
-den başka
Türkçe
engel
Türkçe
engellemek
Türkçe
hapsetmek
Türkçe
hariç
Türkçe
hoşlanmamak
Türkçe
ışın
Türkçe
kalıp
Türkçe
katmamak
Türkçe
menetmek
Türkçe
meyhane
Türkçe
önünü kesmek
Türkçe
parmaklık takmak
Türkçe
parmaklık
Türkçe
parmaklıkla çevirmek
Türkçe
saymamak
Türkçe
sürgü
Türkçe
sürgülemek
Türkçe
yargı
Türkçe
yasaklamak
İngilizce
BarTürkçe
Mühendislik Terimleri
Almanca
BarTürkçe
bar
Türkçe
[die] bar
Almanca
barTürkçe
çıplak; peşin para
Türkçe
{ba:r} çıplak, yalın; peşin .
Türkçe
çıplak, açık, örtüsüz; yoksun, mahrum; sırf, saf, hakiki
Türkçe
l. ciplak, uryan, yalin, acik 2. (e-r S.) mahrum, häli, ari 3. (offensichtlich) asikär, bedih!, saf, hakiki, sirf 4. (Geld) efektif; nakdt para; Adv. nakden, kontan 5. (in bar, im voraus) pesin; ~ bezahlt tirnak dibinde; ~ bezahlen para meydan görmek; Die Strafe mußte er gleich ~ bezahlen. Kssilen para cezasini tikir tikir ödettiler. -er Unsinn sacma sapan; aller Gerechtigkeit ~ insaftan behresiz; insaf kapisina ugramamis; insaf kapisini calmamis; alter menschlichen Gefühle ~ bütiin insanlik hislerinden mahrum; et. für -e Münze nehmen fig. yalan yutmak; safiyane inanmak; gegen ~ pesinen
Türkçe
(ba:r)
çıplak, yalın; peşin
Almanca
BärTürkçe
ayı
Türkçe
s {ba:r} e bar .
Türkçe
[der] ayı, kocaoğlan
Türkçe
m l. so. ayi; hum.: kocaoglan; daglann senligi; dag-lann gelin anasi 2. techn. (Ramm0) sahmerdan; Großer ~ astr. Büyükayi, Dübbüekber, Yedi Kardesler; Kleiner ~ astr. Kücükayi, Dübbüasgar;J-m e—n -en aufbinden b—ne yalan yutturmak; b-ni tiras etm.; sich e-n -en aufbinden lassen yalan yutmak; wer anderen e-n -en aufbinden will yutturmaci; ungeleckter ~ flg. dag ayisi; orman kiban; das Fell des -en verkaufen, bevor man den -en hat suda balik satmak; dereyi gormeden pacayi sivamak
Türkçe
(en.) (r.) ) (ber)
ayı
Fransızca
barTürkçe
[le] bar; levrek
İspanyolca
barTürkçe
çubuğu
Türkçe
bar
Kazakça
barTürkçe
bar
Türkçe
bütün
Türkçe
haiz
Türkçe
mevcut
Türkçe
paviyon
Türkçe
tüm
Türkçe
var
NeDemek.org anlamını bilmediğiniz kelimelerin Türkçe, İngilizce, Almanca, Fransızca, İspanyolca, İtalyanca, Rusça, Azerice, Hollandaca (Flemenkçe), Yunanca, Japonca, Lehçe, Osmanlıca ve bir çok dilde sözlük anlamı ve çevirilerine pratik bir şekilde cevap veren çok dilli ve kapsamlı bir sözlük ve bilgi kaynağıdır.
"Ne demek?" ve "Nedir?" gibi sorularınıza cevaplar bulabilir ve kelime anlamlarını öğrenebilir, atasözleri, deyimler ve türetilmiş kelimelere bakabilirsiniz.
Türkçe bilim terimleri sözlüğü veritabanında bir çok konuda terimler ve anlamlarına ulaşabilirsiniz. Veritabanında yer alan Türkçe kelimeler TDK - Türk Dil Kurumu - sözlük anlamı referans alınarak eklenmiştir.
Nedemek.org kelime araçları kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanımı kolay kelime yardımcılarıdır. Kelime bulucu ve bulmaca sözlüğü kullanmanın kelime hazinenizi geliştirmenize, kelimeleri doğru bir şekilde öğrenmenize ve karışık harflerden oluşan bir kelimeden yeni kelimeler bulmanıza, bulmacalarda takıldığınız kelimeleri bulmanıza yardımcı olduğunu göreceksiniz.